Yazılar

2022’ye Atlarken

Bir yılı daha geride bırakıyoruz. Miladi takvimle yeni bir yıla daha giriyoruz. Bize “hayırlı olsun” demek düşer.

Aslında yılbaşı gecesi bizi ilgilendirmiyor. Böyle bir geceye saygımız da yoktur. Çünkü köken itibariyle bize ecnebidir, yabancıdır ve iş bize kaldığı gün muhakkak kaldırılacaktır.

Bir konu yanlış anlaşılmasın; O gece bütün tv'ler özel ve kendilerince güzel programlar sunmak istiyorlar. Biz de bu özel yayınlardan işimize geleni seyredebiliriz. Kim ne yapıyor, basit ve gereksiz bir merakla zapping de yapabiliriz, geceye ilgimiz işte bu kadardır.

Komşularımız Önceliklidir

Komşularımıza karşı güler yüzlü tatlı dilli olalım.

Onlarla karşılaştığımızda selamlaşmayı, hâl hatır sormayı unutmayalım.

Neşe ve kederlerini paylaşmayı ihmal etmeyelim.

Sağlık ve hastalıklarında, üzüntü ve sevinçli anlarında, düğün ve bayramlarda kendilerini ziyaret etmek, onlardan biri vefat ederse yakınlarına başsağlığı dilemek, kendilerine maddî manevî destek olmak, cenazenin kaldırılmasında yardımcı olmak üstümüzde bir haktır.

Yine dâvetlerine icabet etmek, çocuklarını kendi çocuklarımız gibi sevmek, koruyup gözetmek de komşuluk görevlerindendir. 

Komşularımızı Ziyarete Başlayalım mı?

İnsan yalnız yaşayamayan sosyal bir varlıktır. Mecburen birlikte yaşayacağız.

Komşularımız, bize en yakın olanlarımızdır. Çoğu zaman onlar, yakın akrabalarımızdan daha yakındır bize. İlgide de sevgide de akrabadan öte de olabilirler.

O zaman en fazla görüştüğümüz, sevip muhabbet ettiğimiz insanlardır onlar. En fazla iyilik ve ikram etmemiz, esirgeyip korumamız gerekenlerdir.

Şu salgın dönemi komşuluk ilişkilerimizi de vurdu maalesef. Ama salgın kısmen etkisini yitirdi gibi. Ne dersiniz, yeniden başlayalım mı kısa da olsa komşu ziyaretlerine?

Yenilendik

Sevgili kardeşlerimiz, bugün hala o müjdenin etkisindeyim:  www.cemalnar.com

Sitemizin “Anasayfa” katagorisine bakarsanız görürsünüz ki artık evrensel bir siteye dönüştük. Evet, yenilendik ve görsel anlamda da geliştik. Bundan sonrası için de Allah Teâlâ’ya tevekkül ediyor, tefviz-i ümur ile işlerimizi ona ısmarlıyoruz. Hasbunallah, la havle vela kuvvete illa billah!

Derdimiz, davamız nedir, neyi amaçlıyoruz bu site ile?

Çok Mutluyuz

Değerli okuyucularım, bugün çok mutluyum. Allah Teâlâ’ya hamd-ü sena ve şükür ediyorum.

Neden mi?

Günlerdir “müjde” diyerek duyurduğumuz sitemiz açıldı. Bu bizim için çok önemlidir. Çünkü bir hoca olarak üstümüzde bilgi sunma, öğretme, yol gösterme, İslam hakikatini tebliğ etme, iyiliğe teşvik, kötülüğe duyarlı olma sorumluluğumuz vardır. Bizim varoluş amacımız budur bir Müslüman olarak.

Bugün bu müjdeyi verirken Facebook sayfamızda, yukarıdan aşağı şunları söyledik:

“Millet”in Başına Gelen Felaket

Biz çocukluğumuzda bir hayli kafa karışıklığını yaşadık hayretler içinde.
Mesela özel olarak Kur’an öğrenmek için mahallemizdeki “okumaya” gittiğimizde
hocamız din dersi saatinde “haydi hep beraber” der, bize topluca söyletirdi.
Biz de neşe içinde bağırarak söylerdik:

Alimler ve Kitaplar

Biz
mantıktaki önermelerden sonuçlara, kıyasta illet birliğinden benzer hükümlere
gittiğimiz gibi, bazı görüntülerden bazı sonuçlar çıkarırız ve genellikle de
yanılmayız. Tabii olanı da budur zaten.

 

Zikrullah ve Seyr-u Sülûk

Kur’an-ı Kerim, insanın yaratılışında iki unsuru
açıkça zikreder; toprak ve ruh
.1

İmanımızı Sorgulamalıyız

İman, Hz. Peygamberin Allah’tan getirdiği hüküm ve haberleri, dil
ile ikrar, kalp ile tasdik ve azalarla uygulamaktır.

İman Azim Kararlılık

İslam
davetçileri Sevgili Peygamberimizi (sav) örnek alarak önce karar vermelidirler;
bu davet kime, ne pahasına, nereye kadardır? Yani hedef nedir, neyi
beklemektedirler?                                             

Sayfalar