Berat gecesi, Müslümanlara varoluş amaçlarını hatırlatır, ibadet ve kulluk sorumluluğu duyurur, Kur'an'la buluşma ve Hz. Peygamber'imizin öğütlerine kulak verme fırsatı sunar.
Kandiller bir fırsattır, uyarır insanı, hızla geçen hayatta durup düşünme, öze dönme ve günahlarla kirlenen gönül dünyasını temizleme gereğini hatırlatır. Kendimize ve insanlığa karşı sorumluluklarımızı düşündürür, hata ve günahlardan tövbe ederek uzaklaşma imkânı sağlar.
Bu tür kutlamaların milli birlik ve beraberlik, dini ve manevi şuurun uyanması, tasada kıvançta ortaklık, düşmanlara karşı dayanışma, İslam’ın sesini ve davetini duyurmada önemi çok büyüktür. Baştan sona faydadır.
Bu geceleri kutlamaya bid’at diyenler var maalesef. Oysa bir şeyin bid’at olması için “dinin emirlerinden” sayılması gerekir. Hâlbuki hiç kimse “bu mübarek geceleri ve gündüzleri Allah emretti” demiyor. Dinin bir emri saymıyor. Kutlamayanı da kınamıyor. Dinden sayılmayan bir şeye bid’at demek, bid’atı da dini de anlamamaktır.
Bu ve benzeri geceleri, hatta yılın her gecesini ibadet ve taatla geçirmenin pek çok sevabı, kazancı, coşkusu ve feyzi vardır. Bilinmesi gereken şudur; bu gecelere mahsus belirli bir ibadet çeşidi yoktur. Her zaman nasıl ibadet ve taatlar yapılıyorsa, aynen öyle yapılır. Bu ibadetlerin yapılmasına kim karşı çıkabilir?
Netice itibariyle gecenin manevi değeri dolayısıyla çokça tövbe ve istiğfarla, namaz, Kur'ân tilaveti, zikir ve salavatla, hayır dualarla geçirilmesi iyidir. Bu gece vesilesiyle muhtaçlara ve mazlumlara yardım ve destek gibi hayırlı amellere daha bir özel değer, daha bir önem verilmesi güzeldir.
Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde Berat Gecesinin feyiz ve bereketini çeşitli şekillerde nazara vermektedir. Bu konuda Resul-i Ekrem (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Şaban ayının yarısı (Beraat gecesi) olduğunda, gecesinde kalkın ibadet edin, gündüzünde de oruç tutun! Muhakkak ki yüce Allah, o günde dünya semasına iner ve imsak vaktine kadar şöyle der: "Affedilmeyi dileyen yok mu, affedeyim. Rızık isteyen yok mu, rızık vereyim. Şifa dileyen yok mu, şifa vereyim. Şunu isteyen yok mu vereyim…” (İbn Mâce)
Berat Gecesi nefes aldığımız her an gibi insanlara verilen eşsiz bir fırsattır. Bu fırsatı değerlendirip günahlarını af ettirebilen, bütün samimiyetiyle Cenab-ı Hakka dua eden, musibet ve belalardan Ona sığınan bir insan ne kadar bahtiyardır.
Rabbimiz hepimizi de o bahtiyarlardan eylesin! Amin.